Nerde bir türkü söyleyen görürsen korkma yanına otur.Çünkü,kötü insanların türküleri yoktur↔Neşet Ertaş
Bir Ulusun türkülerini yapanlar,yasalarını yapanlardan daha güçlüdür↔Shakespeare
Sevdim insanlardan çok türkülerini.İnsansız yaşayabildim,türküsüz hiçbir zaman↔Nazım Hikmet
Türküler kırk bin yıl su altında kalmış,yıkanmış,cilalanmış çakıl taşı gibidir↔Yaşar Kemal
Ne zaman bir köy türküsü duysam,şairliğimden utanırım↔Bedri Rahmi
Türküz türkü çağırırız↔Veysel
Göklerde kartal gibiydim. Kanatlarımdan vuruldum; Mor çiçekli dal gibiydim, Bahar vaktinde kırıldım. Yar olmadı bana devir, Her günüm bir başka zehir; Hapishanelerde demir Parmaklıklara sarıldım. Coşkundum pınarlar gibi, Sarhoştum rüzgarlar gibi; İhtiyar çınarlar gibi Bir gün içinde devrildim. Ekmeğim bahtımdan katı, Bahtım düşmanımdan kötü; Böyle kepaze hayatı Sürüklemekten yoruldum. Kimseye soramadığım, Doyunca saramadığım, Görmesem duramadığım Nazlı yarimden ayrıldım. Söz : Sabahattin Ali Müzik : Ali Ekber Eren
Şarkışla’ya düşürmesin Allah sevdiği kulunu Gemerek'te çevirmişler Deniz Gezmiş'in yolunu Gece Elmalı'da kalmış Hamamcı Ali'yi sormuş Uzatmalı itin biri ( gazete okurken Ali, Yusuf’u bir çavuş
vurdu demişti ya. Deniz de uzatmalıyla şakalaşırken “ oğlum sen itin tekisin”
diye şakalaşıyordu ya. Buraya onu koydum.) Yusuf’u gaflette vurmuş Maşa Türk ordusu maşa Dünya şaştı böyle işe Ordu madalya vermiş Yusuf'u vuran itoşa( Sonra Yaşa dediler, maşa dediler. Aslı Maşa, Deniz demişti
ya“ Bizim Türkiye Amerika’nın elinde maşa maşa. Elini şöyle ayırarak maşa” onu
aldım. Madalya verdiklerini de gazeteler yazmıştı.) N'olaydım n'olaydım Okur yazar olaydım Deniz mahkemeye düşmüş Avukatı ben olaydım. Hayriye Sultan Kaynak : http://68dayanisma.org/index.php?option=com_content&view=article&id=90:hayriye-sultan&catid=22:danlar&Itemid=29
Rüzgar Deli dolu esen rüzgâr Yare benden selam söyle, Yollarımı kesen rüzgâr, Yare benden selam söyle. Karşı dağlar dizim dizim, Her yanımı sardı hüzün, Rüzgâr sana benden izin, Yare benden selam söyle.. Vefasızmış varsın olsun, İsterim ki mutlu olsun, Rüzgâr durma ne olursun, Yare benden selam söyle. Yüreğimde hatırası, Zor imiş gönül yarası, Ben sevdim aldı başkası, Yare benden selam söyle... Söz : Bülent Özcan Müzik : Ali Ekber Eren Ali Ekber Eren : Yare Benden Selam Söyle (Rüzgar)
Gökte turna dizim dizim Dinmez yüreğimde sızım Erdal Eren'i asmışlar Ağıdını söyler sazım Deli sevdalar başımda Sevdalı yürek peşinde Çektiler darağacına Daha gencecik yaşında Ankara adı kara Bu yara başka yara Onyedi yaşındaydı Kıyılır mı Erdal'a Gökyüzünden bize der ki Durmasın kavgamın çarkı Sen ağlama anacığım Çoğalırız türkü türkü Başı dimdik yürüyordu Ölümüne gülüyordu Halkım unutmasın beni Mutlak gelirim diyordu. Zulüm kurbanını seçti Bütün dünya buna şaştı İşkencede Hasan Özmen Sesi denize ulaştı. Ben her zaman halkı sevdim Onun için işte öldüm İnsanlık utansın buna Dağlarıma selam saldım. Ankara adı kara Bu yara başka yara On yedi yaşındaydı Kıyılır mı Erdal'a
1956 yılında türkülerin harmanı olan Sivas’ın Divriği ilçesinin Sincan nahiyesinde doğdu. Sanat yaşamına ; bulunduğu yöre türkülerini dinleyerek , deyişler, semahlar okuyarak başladı. İlk ustası babası İbrahim Eren (AĞA DAYI); 86 yıllık yaşamının 60 yılını bağlama yaparak geçiren ve yörenin sayılı ozanlarındandı. Köyden şehire ilk göçlerinde toplumsal ,siyasal ve sosyal olaylar Ali Ekber Eren’i yerel boyuttan kurtarıp ; PİR SULTAN ABDAL , MAHSUNİ ŞERİF’ , DAVUT SULARI ve RUHİ SU’ nun etkisinde bırakmıştır. Bu dört öncü ozanlar ALİ EKBER EREN ‘in sanat yaşamına kılavuz oldu. Çıraklığı babasının bağlama atölyesinde geçen ALİ EKBER EREN onu dinlemekle ve sanatçı dostlarını tanımakla birlikte bağlamaya olan sevgisi de iyice pekişti. 1980 yılına kadar Bağlama ile türküleri kendine çalıp söyleyen EREN ; “o yıllar benim emekleme dönemimdir”der. 12 eylül 1980 döneminden sonra Demokratik kitle örgütlerinin gecelerine katıldı. Kendi ürettiği türkülerini halkla beraber okuma zamanının geldiğine inanan EREN 1989 yılında ilk albümü olan DOSTLAR MUHABBETİ ni Hasret Gültekin ,Abuzer Karakoç ve Hüseyin Aydın ile çıkardı. Sonraki yıllarda solo albümlerinden; TÜRKÜLERDE BİZ VARIZ , ANLAMADIM BU NE HALDI , DAĞLI YÜREK , EYLEM EYLE , VE BÖYLE KAL albümlerini çıkarmıştır. Yurt içinde ve yurt dışında yüzlerce etkinliklere katılmıştır.Kendine has sanat tarzıyla bütün kitlelerin beyenisini kazannıştır. “Sanat bir düşünce ve eylem alanıdır”. Diyen EREN “Bende sisteme : türkülerimle isyanlarımı ve tepkilerimi anlatmaya çalıştım diyor. Sanat araçtır.amaç olmamalıdır .Türküler sesli düşüncelerimizdir. Kültürel değerleri diri tutan , toplumsal bir rafinedir. Bir müzik üreticisinin kitlelere vereceği mesaj; yaşadığı çağın işlevini taşımıyorsa o kişi müzik üreticisi değildir. Türkü dinleyenler kadar türkü söyleyenleride çoğaltalımki korkular yok olsun ve demokrasi çabuk gelsin. Sanatçı yaşadığı çağı sorgulayandır. cağa tanık olandır. Şair derki “ KORKAK İNSANLARIN YİĞİT TÜRKÜLERİ OLMAZ., YİĞİT TÜRKÜLERİ DE KORKAK İNSANLAR SÖYLEYEMEZ.
Evli ve iki çocuk babası olan EREN “hep böyle kalın,onurlu kalın “diyor..