11 Aralık 2023 Pazartesi

#AdileNaşit

Asıl adı Adile Özcan olan Türk sinemasının ünlü oyuncusu.

Adile Naşit, 17 Haziran 1930’da İstanbul’da doğdu.

Tiyatro oyuncusu Amelya Hanım ile ünlü komedyen Naşit Özcan (Dede)’ın kızı olan Adile Naşit, babasının ölümü üzerine öğrenimini yarım bırakarak, 1944 yılında İstanbul Şehir Tiyatrosu - Çocuk Tiyatrosu’na girdi.

Abisi Selim Naşit (d.1928) ile babaları desteklemese de her iki kardeş de tiyatroya gönül verdiler ve ilk defa Cumhuriyetin 10. Yıl Kutlama Gecesi’nde aynı sahneyi paylaştılar.

"Herşeyden Biraz" oyunuyla sahnede olduğu yıl, Halide Pişkin’in grubuyla İstanbul’da turneye çıktı. Daha sonra Muammer Karaca’nın tiyatrosuna girdi ve 1948’de komedi oyuncuları Aziz Basmacı ve Vahi Öz’le birlikte kurdukları toplulukta 1951 yılına kadar çalıştı. Yine 1948 yılında "Lüküs Hayat" filmiyle sinema oyunculuğuna başladı.

1950’de, kendisi gibi tiyatrocu olan Ziya Keskiner ile evlendi. 1954’te yeniden Muammer Karaca Tiyatrosuna döndü ve 1960’a dek burada çalıştı.

1961’de, eşi Ziya Keskiner ve abisi Selim Naşit Özcan ile birlikte, Ankara’da Naşit Tiyatrosu’nu kurdular. Bu topluluğun dağılmasından sonra 1963’te girdiği Gazanfer Özcan - Gönül Ülkü Özcan tiyatrosunda, 1975’e kadar aralıksız olarak çalıştı.

Adile Naşit, sinemaya ikinci ve asıl girişini 1970’lerde yaptı. 1976’da "İşte Hayat" adlı filmdeki rolüyle, Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandı.

Tiyatro oyunlarının yanı sıra Hisseli Harikalar Kumpanyası, Neşe-i Muhabbet, Şen Sazın Bülbülleri gibi müzikallerde oynadı.

Rıfat Ilgaz’ın eserlerinden sinemaya aktarılan "Hababam Sınıfı" filmlerinin birçoğunda, müstahdem kadın rolüyle yeraldı ve buradaki oyunculuğuyla da büyük beğeni kazandı. Münir Özkul ile karşılıklı oynadığı filmlerdeki "Anne" rolleriyle de ünlendi. 1978’de Uluslararası Sanat Gösterileri’nin tiyatro ve müzikallerinde rol almaya başladı.

Adile Naşit, 1950 yılında kendisi gibi tiyatrocu olan Ziya Keskiner ile evlendi, bu evliliğinden Ahmet Keskiner (d.1951-ö.1966) adında bir oğlu oldu. Eşi Ziya Keskiner, 1982'de kalp krizi sonucu öldü.

1981 yılında TRT televizyonunda "Uykudan Önce" isimli bir çocuk programı yapmaya başladı. Bu programda anlattığı masallar ve öykülerle, çocukların gönlünde taht kurdu. Gerek sinema filmlerinde, gerekse oyunlarda, basit, saf, iyi yürekli kadın tiplemesini başarıyla oynadı ve kendine has bir üslûpla yenileyerek karakteristik hale getirdi.

Adile Naşit, daha sonra 16 Eylül 1983 tarihinde Cemal İnce ile evlendi.

Adile Naşit, 11 Aralık 1987’de İstanbul’da öldü.

Filmleri :
1987 - Aile Pansiyonu
1986 - Milyarder
1986 - Kuzucuklarım
1986 - Yaygara
1986 - Hayroş
1986 - Kiralık Ev
1986 - Ağa Bacı
1985 - Satmışım Anasını
1985 - Şaban Papuçu Yarım
1984 - Namuslu
1984 - Şabaniye
1984 - Gırgıriyede Büyük Seçim
1983 - Şaşkın Ördek
1982 - Şıngırdak Şadiye
1982 - Adile Teyze
1982 - Buyurun Cümbüşe
1982 - Görgüsüzler
1982 - Talih Kuşu
1981 - Deliler Koğuşu
1981 - Şabancık
1981 - Hababam Sınıfı Güle Güle
1981 - Bizim Sokak
1981 - Şaka Yapma
1981 - Gırgıriyede Şenlik Var
1981 - Gırgıriye
1981 - Davaro
1980 - Beş Parasız Adam
1980 - Huzurum Kalmadı
1980 - Renkli Dünya
1980 - İbişo
1979 - Ne Olacak Şimdi
1979 - Erkek Güzeli Sefil Bilo
1979 - Doktor
1979 - Vah Başımıza Gelenler
1979 - Köşe Kapmaca
1978 - Neşeli Günler
1978 - Hababam Sınıfı Dokuz Doğuruyor
1978 - Sultan
1978 - Kibar Feyzo
1977 - Hababam Sınıfı Tatilde
1977 - Gülen Gözler
1977 - Sakar Şakir
1977 - Şabanoğlu Şaban
1976 - Tosun Paşa
1976 - Aile Şerefi
1976 - Ah Dede Vah Dede
1976 - Gel Barışalım
1976 - İşte Hayat
1976 - Hababam Sınıfı Uyanıyor
1976 - Ne Umduk Ne Bulduk
1976 - Süt Kardeşler
1975 - Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı
1975 - Hababam Sınıfı
1975 - Bizim Aile: Merhaba
1975 - Televizyon Çocuğu
1975 - Sevgili Halam
1975 - Pembe Panter
1975 - Haydi Gençlik Hop Hop
1975 - Plaj Horozu
1975 - Şehvet Kurbanı Şevket
1975 - Bitirimler Sınıfı
1975 - Delisin
1975 - İşte Hayat
1975 - Hanzo
1975 - Çapkın Hırsız
1975 - Ah Nerede
1975 - Minik Cadı
1975 - Gece Kuşu Zehra
1974 - Mavi Boncuk
1974 - Yüz Liraya Evlenilmez
1974 - Hasret
1974 - Gariban
1974 - Aç Gözünü Mehmet
1974 - Salak Milyoner
1973 - Canım Kardeşim
1973 - Oh Olsun
1972 - Sev Kardeşim
1971 - Beyoğlu Güzeli
1970 - Vur Patlasın Çal Oynasın
1959 - Abbas Yolcu
1957 - Kahpe Kurşun
1950 - Lüküs Hayat
1947 - Yara
*
Kaynak : Biyografi.info

10 Aralık 2023 Pazar

#10AralıkDünyaİnsanHaklarıGünü


İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ 'nin kabul edilişinin 74.yılı kutlu olsun!...
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin Türkiye'de Resmi Gazete ile yayınından sonra okullarda okutulması, yorumlanması, Bakanlar Kurulu'nun 6 Nisan 1949 tarihli toplantısında 3/9119 sayı ile kararlaştırılmıştır. Aşağıdaki metin,  27 mayıs 1949 tarih ve 7217 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan resmi çeviridir.
İNSAN HAKLARI EVRENSEL BEYANNAMESİ İnsanlık topluluğunun bütün bireyleriyle kuruluşlarının bu Bildirgeyi her zaman göz önünde tutarak eğitim ve öğretim yoluyla bu hak ve özgürlüklere saygıyı geliştirmeye, giderek artan ulusal ve uluslararası önlemlerle gerek üye devletlerin halkları ve gerekse bu devletlerin yönetimi altındaki ülkeler halkları arasında bu hakların dünyaca etkin olarak tanınmasını ve uygulanmasını sağlamaya çaba göstermeleri amacıyla tüm halklar ve uluslar için ortak ideal ölçüleri belirleyen bu İnsan Hakları Evrensel Bildirgesini ilan eder.
Madde 1- Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler, birbirlerine karşı kardeşlik anlayışıyla davranmalıdırlar.
Madde 2- Herkes, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal veya başka bir görüş, ulusal veya sosyal köken, mülkiyet, doğuş veya herhangi başka bir ayrım gözetmeksizin bu Bildirge ile ilan olunan bütün haklardan ve bütün özgürlüklerden yararlanabilir. Ayrıca, ister bağımsız olsun, ister vesayet altında veya özerk olmayan ya da başka bir egemenlik kısıtlamasına bağlı ülke yurttaşı olsun, bir kimse hakkında, uyruğunda bulunduğu devlet veya ülkenin siyasal, hukuksal veya uluslararası statüsü bakımından hiçbir ayrım gözetilmeyecektir.
Madde 3- Yaşamak, özgürlük ve kişi güvenliği herkesin hakkıdır.
Madde 4- Hiç kimse kölelik veya kulluk altında bulundurulamaz, kölelik ve köle ticareti her türlü biçimde yasaktır.
Madde 5- Hiç kimseye işkence yapılamaz, zalimce, insanlık dışı veya onur kırıcı davranışlarda bulunulamaz ve ceza verilemez.
Madde 6- Herkesin, her nerede olursa olsun, hukuksal kişiliğinin tanınması hakkı vardır.
Madde 7- Herkes yasa önünde eşittir ve ayrım gözetilmeksizin yasanın korunmasından eşit olarak yararlanma hakkına sahiptir. Herkesin bu Bildirgeye aykırı her türlü ayrım gözetici işleme karşı ve böyle işlemler için yapılacak her türlü kışkırtmaya karşı eşit korunma hakkı vardır.
Madde 8- Herkesin anayasa yada yasayla tanınmış temel haklarını çiğneyen eylemlere karşı yetkili ulusal mahkemeler eliyle etkin bir yargı yoluna başvurma hakkı vardır.
Madde 9- Hiç kimse keyfi olarak yakalanamaz, tutuklanamaz ve sürgün edilemez.
Madde 10- Herkesin, hak ve yükümlülükleri belirlenirken ve kendisine bir suç yüklenirken, tam bir şekilde davasının bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından hakça ve açık olarak görülmesini istemeye hakkı vardır.
Madde 11-1. Kendisine bir suç yüklenen herkes, savunması için gerekli olan tüm güvencelerin tanındığı açık bir yargılama sonunda, yasaya göre suçlu olduğu saptanmadıkça, suçsuz sayılır.
2. Hiç kimse işlendiği sırada ulusal yada uluslararası hukuka göre bir suç oluşturmayan herhangi bir eylem veya ihmalden dolayı suçlu sayılamaz. Kimseye suçun işlendiği sırada uygulanabilecek olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez.
Madde 12- Kimsenin özel yaşamına, ailesine konutuna yada haberleşmesine keyfi olarak karışılamaz, şeref ve adına saldırılamaz. Herkesin bu gibi karışma ve saldırılara karşı yasa tarafından korunmaya hakkı vardır.
Madde 13-1. Herkesin bir devletin toprakları üzerinde serbestçe dolaşma ve oturma hakkı vardır.
2. Herkes , kendi ülkesi de dahil olmak üzere, herhangi bir ülkeden ayrılmak ve ülkesine yeniden dönmek hakkına sahiptir.
Madde 14-1. Herkesin zulüm altında başka ülkelere sığınma ve sığınma olanaklarından yararlanma hakkı vardır.
2. Gerçekten siyasal nitelik taşımayan suçlardan veya Birleşmiş Milletlerin amaç ve ülkelerine aykırı eylemlerden doğan kovuşturma durumunda bu haktan yararlanılamaz.
Madde 15-1. Herkesin bir yurttaşlığa hakkı vardır.
2. Hiç kimse keyfi olarak yurttaşlığından veya yurttaşlığını değiştirme hakkından yoksun bırakılamaz.
Madde 16-1.Yetişkin her erkeğin ve kadının , ırk, yurttaşlık veya din bakımlarından herhangi bir kısıtlamaya uğramaksızın evlenme ve aile kurmaya hakkı vardır.
2. Evlenme sözleşmesi, ancak evleneceklerin özgür ve tam iradeleriyle yapılır.
3. Aile, toplumun, doğal ve temel unsurudur, toplum ve devlet tarafından korunur.
Madde 17-1. Herkesin tek başına veya başkalarıyla ortaklaşa mülkiyet hakkı vardır.
2. Hiç kimse keyfi olarak mülkiyetinden yoksun bırakılamaz.
Madde 18- Herkesin düşünce, vicdan ve din özgürlüğüne hakkı vardır. Bu hak, din veya topluca, açık olarak ya da özel biçimde öğrenim, uygulama, ibadet ve dinsel törenlerle açığa vurma özgürlüğünü içerir.
Madde 19- Herkesin düşünce ve anlatım özgürlüğüne hakkı vardır. Bu hak düşüncelerinden dolayı rahatsız edilmemek, ülke sınırları söz konusu olmaksızın, bilgi ve düşünceleri her yoldan araştırmak, elde etmek ve yaymak hakkını gerekli kılar.
Madde 20-1. Herkesin silahsız ve saldırısız toplanma, dernek kurma ve derneğe katılma özgürlüğü vardır.
2. Hiç kimse bir derneğe girmeye zorlanamaz.
Madde 21-1. Herkes, doğrudan veya serbestçe seçilmiş temsilciler aracılığı ile ülkesinin yönetimine katılma hakkına sahiptir.
2. Herkesin ülkesinin kamu hizmetlerinden eşit olarak yararlanma hakkı vardır.
3. Halkın iradesi hükümet otoritesinin temelidir. Bu irade, gizli veya serbestliği sağlayacak benzeri bir yöntemle genel ve eşit oy verme yoluyla yapılacak ve belirli aralıklarla tekrarlanacak dürüst seçimlerle belirlenir.
Madde 22- Herkesin, toplumun bir üyesi olarak, sosyal güvenliğe hakkı vardır. Ulusal çabalarla ve uluslararası işbirliği yoluyla ve her devletin örgütlenmesine ve kaynaklarına göre, herkes onur ve kişiliğinin serbestçe gelişim için gerekli olan ekonomik, sosyal ve kültürel haklarının gerçekleştirilmesi hakkına sahiptir.
Madde 23-1. Herkesin çalışma, işini serbestçe seçme, adaletli ve elverişli koşullarda çalışma ve işsizliğe karşı korunma hakkı vardır.
2. Herkesin, herhangi bir ayrım gözetmeksizin, eşit iş için eşit ücrete hakkı vardır.
3. Herkesin kendisi ve ailesi için insan onuruna yaraşır ve gerekirse her türlü sosyal koruma önlemleriyle desteklenmiş bir yaşam sağlayacak adil ve elverişli bir ücrete hakkı vardır.
4. Herkesin çıkarını korumak için sendika kurma veya sendikaya üye olma hakkı vardır.
Madde 24- Herkesin dinlenmeye, eğlenmeye, özellikle çalışma süresinin makul ölçüde sınırlandırılmasına ve belirli dönemlerde ücretli izne çıkmaya hakkı vardır.
Madde 25-1. Herkesin kendisinin ve ailesinin sağlık ve refahı için beslenme, giyim, konut ve tıbbi bakım hakkı vardır. Herkes, işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, yaşlılık ve kendi iradesi dışındaki koşullardan doğan geçim sıkıntısı durumunda güvenlik hakkına sahiptir.
2. Anaların ve çocukların özel bakım ve yardım görme hakları vardır. Bütün çocuklar, evlilik içi veya evlilik dışı doğmuş olsunlar, aynı sosyal güvenceden yararlanırlar.
Madde 26-1. Herkes eğitim hakkına sahiptir. Eğitim, en azından ilk ve temel eğitim aşamasında parasızdır. İlköğretim zorunludur. Teknik ve mesleksel eğitim herkese açıktır. Yüksek öğretim, yeteneklerine göre herkese tam bir eşitlikle açık olmalıdır.
2. Eğitim insan kişiliğini tam geliştirmeye ve insan haklarıyla temel özgürlüklere saygıyı güçlendirmeye yönelik olmalıdır. Eğitim, bütün uluslar, ırklar ve dinsel topluluklar arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu özendirmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışı koruma yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir.
3. Çocuklara verilecek eğitimin türünü seçmek, öncelikle ana ve babanın hakkıdır.
Madde 27-1. Herkes toplumun kültürel yaşamına serbestçe katılma, güzel sanatlardan yararlanma, bilimsel gelişmeye katılma ve bundan yararlanma hakkına sahiptir.
2. Herkesin yaratıcısı olduğu bilim, edebiyat ve sanat ürünlerinden doğan maddi ve manevi çıkarlarının korunmasına hakkı vardır.
Madde 28- Herkesin bu Bildirgede öngörülen hak ve özgürlüklerin gerçekleşeceği bir toplumsal ve uluslararası düzene hakkı vardır.
Madde 29-1. Herkesin, kişiliğinin serbestçe ve tam gelişmesine olanak veren topluma karşı ödevleri vardır.
2. Herkes haklarını kullanırken ve özgürlüklerinden yararlanırken, başkalarının hak ve özgürlüklerinin tanınması ve bunlara saygı gösterilmesinin sağlanması ve demokratik bir toplumda genel ahlak ve kamu düzeniyle genel refahın gereklerinin karşılanması amacıyla yalnız yasayla belirlenmiş sınırlamalara bağlı olur.
3. Bu hak ve özgürlükler hiçbir koşulda Birleşmiş Milletlerin amaç ve ilkelerine aykırı olarak kullanılamaz.
Madde 30- Bu bildirgenin hiçbir kuralı, herhangi bir devlet, topluluk veya kişiye, burada açıklanan hak ve özgürlüklerden herhangi birinin yok edilmesini amaçlayan bir girişimde veya eylemde bulunma hakkını verir biçimde yorumlanamaz.

5 Aralık 2023 Salı

#KadınHakları

Ulu Önderimiz, Ebedi Başkomutanımız , Sarı Saçlımız Mavi Gözlümüz #MustafaKemalAtatürk 'ün önderliğinde, kadınlarımıza seçme seçilme hakkı verilişinin 89.yılı kutlu olsun!..

Bütün dünya kadınlarının #5AralıkKadınHaklarıGünü kutlu olsun!..

#AtatürkDevrimleri → #KadınHakları

Toplumsal alanda yapılan en önemli yeniliklerden birisi de kadının toplumda hak ettiği yeri almasıdır.

Eski toplumsal yapıda kadına verilen değerin yanlış olduğunu ve Türk kadınının toplumda yer almasının gereğini ATATÜRK şu sözleriyle anlatmıştır:

"Bir toplum, bir millet; erkek ve kadın denilen iki cins insandan oluşur. Mümkün müdür ki, bir kitlenin bir parçasını ilerletelim diğerini görmezlikten gelelim de kitlenin tümü ilerlemeye imkân bulabilsin? Mümkün müdür ki bir toplumun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça diğer kısmı göklere yükselebilsin? Şüphe yok, ilerleme adımları, dediğim gibi iki cins tarafından beraber, arkadaşça atılmak ve ilerleme ve yenileşme sahasına birlikte kesin aşamalar yaptırmak lazımdır. Böyle olursa inkılap başarılı olur."

17 Şubat 1926'da Medeni Kanun'un kabul edilmesi kadın hakları alanındaki en büyük inkılâplardan biridir. Bu kanunla;

  • Ailede kadın erkek eşitliğini sağlamaya yönelik çok önemli atılımlar gerçekleştirilmiştir.
  • Birden fazla kadınla evlenmeye son verilmiş ve boşanmalarda kadınlar da söz ve hak sahibi olmuşlardır.
  • Kız ve erkek çocukların mirastan alacakları paylar eşit duruma getirilmiştir.
  • Daha sonra tanınan siyasal haklarla Türk kadınları demokratik hayattaki yerlerini almaya başlamıştır.
  • 3 Nisan 1930'da belediye, 26 Ekim 1933'te köy muhtar ve heyetleri, 5 Aralık 1934'te milletvekili seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır.

Cumhuriyet ile birlikte her türlü eğitim ve öğretim, hatta iş hayatının kapıları kadınlara ardına kadar açılmıştır.

Yeni Türk Devleti'nde kadınlara sosyal, kültürel hakların yanında, siyasî haklar da birçok uygar ülkeden önce tanınmıştır. Örneğin Fransa ve İtalya'da kadınlara 1946'da seçme ve seçilme hakkı tanınırken Türk kadını bu hakları, ATATÜRK devrimleri sayesinde çok daha önceden 1934'te elde etmiştir. 1935 yılında yapılan genel seçimlerde TBMM'ye 18 kadın milletvekili girmiştir. Böylece Türk kadını asırlarca ihmal edilen haklarına kavuşmuştur.

Türk kadını, günümüzde siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel hayatın her alanında aktif görev alabilmekte, bütün meslek dallarında (askerî okullar ve ordu dahil) görev yapabilmektedir. Kadınlarımızın çeşitli iş ve mesleklerden, Parlâmento Kürsüsü'ne, Üniversite Profesörlüğü, Dekanlığı ve Rektörlüğü'ne, Yargıtay, Danıştay Üyeliği'ne kadar her türlü yurt hizmetinde çalışmaları, ATATÜRK'ün gerçekleştirdiği devrimler sayesindedir. Dünyada Yargıtay Üyeliği'ne seçilen ilk kadın da bir Türk kadınıdır. Hatta kadınlarımız ATATÜRK'ün açtığı bu yol sayesinde Başbakanlığa kadar yükselmişlerdir.

Kaynak: https://yildirimalkan.com/ataturk_inkilaplari.html

29 Kasım 2023 Çarşamba

#NazlıÖksüz #Saçların


Nazlı Öksüz : Saçların

#NazlıÖksüz
#Saçların

*

Söküp atılmıyor bende mi kusur,

Doğarken kök salmış öze saçların,

Bir kara sevda ki ya büyü, ya sır,

Sığmıyor kaleme, söze saçların,

*

Örgüde bir başka, düzde bir başka,

Gizlendiği zaman nazda bir başka,

Omuzda bir başka, yüzde bir başka,

Kirpik olmuş inmiş, göze saçların,

*

İpekten sırmadan, tel tel yaratmış,

Telini bir ömre bedel yaratmış,

Sanki Vasfi için özel yaratmış,

Dört mevsim bir başka, taze saçların

*

Söz     : #HayatiVasfiTaşyürek

Müzik : #MustafaYıldızdoğan


27 Kasım 2023 Pazartesi

#AnnaMuzychuk

Aynı ilkeli duruşu ve reddedişi Galatasaray ve Fenerbahçe yönetimlerinden de bekliyoruz...

💛❤️ ➡️ 🏆 ⬅️ 💛💙

Aynı ilkeli duruşu ve reddedişi Galatasaray ve Fenerbahçe yönetimlerinden de bekliyoruz...

💛❤️ ➡️ 🏆 ⬅️ 💛💙

24 Kasım 2023 Cuma

#ÖğretmenlerGünü

Başta; ulu önderimiz, ebedi başkomutanımız, başöğretmenimiz #MustafaKemalAtatürk ve eğitim ordumuzun neferleri olan canım kızlarım , canım oğullarım ile bizleri bilimsel metodlarla eğiterek topluma kazandıran bütün öğretmenlerimiz olmak üzere;

Çağdaş, modern, laik, bilimsel eğitimi şiar edinmiş bütün dünya öğretmenlerinin #ÖğretmenlerGünü kutlu olsun.

🙋‍♂️🎶🫶🎶🌺🌹🌷🌹💐

Bütün arkadaşlarımıza;

Türkü tadında, sağlıklı, huzurlu, mutlu, sevgi, dostluk, barış, kardeşlik ve umut dolu, savaşların, depremlerin, doğal afetlerin, korkunun, baskının, zulmün ve faşizmin olmadığı, dinbazların din sömürüsü yapmadığı, musmutlu, güpgüzel bir cuma günü dileğim ile günaydınlar olsun!..

Türküler ile dostca, sağlıcakla, sevgi ile ve #Atatürk ile kalın!..

🌺🌹🌷🌹💐🎶🫶🎶🙋‍♂️

14 Kasım 2023 Salı

#OrhanVeli Kanık

Aramızdan ayrılışının 73.yılında; saygı, sevgi, özlem ve rahmetle anıyorum.
Toprağı bol, ruhu şad, mekanı cennet olsun.
Işıklarda uyusun, yıldızlar yoldaşı olsun.😔😔😔
*
İstanbul'da Boğaziçi'nde
Bir garip Orhan Veli'yim
Veli'nin oğluyum
Tarifsiz kederler içindeyim
*
Urumeli Hisarı'na oturmuşum
Oturmuş da bir türkü tutturmuşum
*
İstanbul'un mermer taşları
Başıma da konuyor martı kuşları
Gözlerimden boşanır hicran yaşları
Edalım...
Senin yüzünden bu halim.
*
İstanbul'un orta yeri sinema
Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama
El konuşurmuş, görüşürmüş bana ne
*
Sevdalım...
Boynuna vebalim
*
İstanbul’da, Boğaziçi’ndeyim
Bir garip Orhan Veli’yim
*
Orhan Veli Kanık