25 Ekim 2024 Cuma

#Atatürk #GençliğeHitabe

Mustafa Kemal Atatürk : Gençliğe Hitabe

Ey Türk Gençliği!
*
Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
*
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, İstiklâl ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerâit, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şerâitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
*
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerâit içinde dahi, vazifen; Türk İstiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
*
Mustafa Kemal Atatürk
20 Ekim 1927

24 Ekim 2024 Perşembe

#FeyzullahÇınar


Sonsuza ışık oluşunun 41.yılında,
Saygı, sevgi ve özlem ile anıyoruz...
Yattığı yer incinmesin...
Toprağı çiçekler koksun...
Işıklarda uyusun, yıldızlar yoldaşı olsun...
*
Feyzullah Çınar 1937 yılında Sivas Çamşıhı'nın Çamağa Köyü'nde doğmuş; tam beş yaşındayken almış eline bağlamayı... Şeyh Ahmet Yasevi' nin soyundan gelen ozan. 
Pir Sultan Abdal'ı, Kaygusuz'u, Virani'yi dinleyerek büyür; 14-15 yaşlarında ise iyi saz çalıp, türkü söyleyen bir kişidir artık.
*
Anadolu'nun o aman vermez çileli yaşamından büyük kente, İstanbul'a gelmesiyle başlayan zorlu yaşam öyküsü O'nu sazıyla daha da yakınlaştırmıştır. İstanbul'da girdiği işler doyurmaz aşığı, O gönlündeki aşkı. toplumsal çelişkileri paylaşmak ister diğer insanlarla. Tam da bu sırada birlikte olduğu dostları Feyzullah Çınar'a bir plak yapmak isterler.
*
Plağın bir yüzü Agahî Baba'nın "Fazilet" adlı deyişi, diğer yüzü Malatyalı Esirî'nin Şah Hüseyin'e mersiyesi... Yıl 1966; o yıllarda Alevi deyişlerini çalıp söylemek pek çok açıdan zor. Ama koca Çınar durur mu? Aldı mı sazı eline, vurdu mu sazın teline söyler Pir Sultan'dan, Viranî'den, Kul Himmet'ten... işte o gün bu gündür ait olduğu kültürün o güzel ürünlerini altmıştan fazla plağa okumuştur ozan. 
*
1969 yılında Fransa'ya giden Çınar, Alevi-Bektaşi kültürü ve müziği üzerine Irene Melikoff'la birlikte konferanslara katılır, konserler verir. Bir çok Avrupa ülkesinde radyo programlarına katılır. Ozanın Fransa Radyo Televizyoncu ve Unesco tarafından iki long-play'i yayınlanır. 
*
Feyzullah Çınar, Alevi-Bektaşi ozanlarının içinde kırsaldan kente göçmüş, ancak geleneksel kültüründen hiç bir şey yitirmeden sanatını uygulamış ender kişilerden biridir. O geleneksel kültürünü yaşatarak içinde bulunduğu toplumun sorunlarını dile getiren bir ozandır. O'nun sanat yaşamına baktığımızda koca Çınar'ın yine bir başka çınarın izinden gittiğini görürüz... Bu kişi Pir Sultan Abdal'dan başkası değildir. Pir Sultan'ı ve Pir Sultan geleneğini kendine kılavuz seçmiştir. O sazının telinden dökülen melodiler bin yıllık geleneğin sözcüsü gibidir. Pir Sultan deyişlerini sanki Çınar seslendirsin diye yazmıştır. Çınar deyişleri, öylesine yüksek bir sanat gücüyle icra eder, ve dilinden dökülen her sözün anlamı müzikle öylesine bütünleşir ki, yüzlerce yıllık Alevi kültürü ile binlerce yıllık Anadolu kültürlerinin sentezinden doğan bir ses çakılır kulaklarımıza. Feyzullah Çınar usta malı söyler deyişlerini. Yedi kutuplardan en çok Pir Sultan Abdal, Virani, Kul Himmet ve Hatayi'nin deyişlerini çalar ve okur. Geçmişle günümüz arasındaki köprü görevini üstlenmiş o ozanların işlevini Çınar'da da görürüz. Bu bakımdan günümüz  ozanlarının deyişleri de O'nun için diğerleri kadar önemli, hatta kutsaldır. Kul Ahmet, Sefil İbrahim, Celalî kendi döneminin toplumcu ozanlarıdır ve bunların deyişleri Çınar'ın dilinde ve telinde ustaca yorumlanır. Feyzullah Çınar 1960'lı ve 70'li yılların toplumsal açıdan çileli, karamsar, tehlikeli ortamı içinde ozanlık yapmaya çabalar. Türkiye'yi bir uçtan diğer uca dört kez dolaşır. Halkına umut verir, yüreklendirir onları. Toplumcu deyişleri seslendirdiği için hapse atılır.
Ancak yine söyler, yine çalar sazım... 
*
1983 yılında daha 46 yaşındayken Çınar yaşama gözlerini kapatır. Ancak onun sesi bu toprağa gönül vermiş dostlarının kulağında yaşamaya devam ediyor.
*
Bazı türküleri : Siyah saçlarından hatem yüzlerin, Bu yıl bu dağların karı erimez, Geldim şu alemi ıslah edeyim....
*
Geldim şu alemi ıslah edeyim Özümü meydanda gördüm sonradan Zaman mahlükuna meylimi verdim Sermayemden zarar gördüm sonradan * Geldi bizim ele sevdi sevişti Al kadeh ver kadeh doldurdu içti Sadık yarim diye yeminler içti Özü çürük imiş duyduk sonradan * Şu zalimin kara kara gözleri Yaramıza yaramadı tuzları İki dinli şu cahilin sözleri Durdukça kar etti cana sonradan * Yöre : Sivas Söz ve Müzik : #FeyzullahÇınar

23 Ekim 2024 Çarşamba

#MusaEroglu #NemKaldı


Musa Eroğlu : Nem Kaldı

#NemKaldı

*

Başım alır diyar diyar giderim giderim

Vefası olmayan yarda nem kaldı

Ateş düştü yüreğime özüme

Kurudu gözümün yaşı nem kaldı

*

Karacoğlan der ki severim candan

Can mı esirgedim cananım senden

Duydum ki sevdiğim vazgeçmiş benden

Giderim bu elden daha nem kaldı

*

Söz   : Anonim

Müzik : #MusaEroğlu


20 Ekim 2024 Pazar

#AhmetTanerKışlalı

Elleri kanlı Faşist katillerce katledilerek , sonsuz ışık oluşunun 25.yılında;
Aydınlanma Devrimcisi Ahmet Taner Kışlalı'yı,
Saygı, sevgi ve özlem ile anıyorum...
Yattığı yer incinmesin...
Toprağı çiçekler koksun...
Işıklarda uyusun, yıldızlar yoldaşı olsun...
*
Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı (1939 - 1999)
Ahmet Taner Kışlalı, Tokat`ın Zile ilçesinde 10 Temmuz 1939'da doğdu. 
Gazeteci-yazar Mehmet Ali Kışlalı'nın küçük kardeşidir. Kilis Kemaliye İlkokulu'ndan sonra, Kilis Orta Okulu'nu ve Kabataş Erkek Lisesi'ni bitirdi.
Kışlalı, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni bitirdikten sonra 1962-63 yılları arasında Yenigün Gazetesi'nde yazı işleri müdürlüğü yaptı. 1968-1972 yılları arasında öğretim görevlisi olan Ahmet Taner Kışlalı, 1967 Paris Hukuk Fakültesi'nde doktorasını yaptı. Hacettepe Üniversitesi'nde Öğretim Görevlisi olarak akademik yaşamına atıldı. 1988 yılında da Profesör olan Ahmet Taner Kışlalı, 1977'de Cumhuriyet Halk Partisi`nden 5. Dönem İzmir Milletvekili seçildi. Kışlalı, Bülent Ecevit tarafından kurulan 42. Hükümet'te 1978-79 yıllarında Kültür Bakanı olarak görev yaptı.
12 Eylül sonrasında Üniversite'ye dönen Kışlalı, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde siyaset bilimi dersleri verdi. Ahmet Taner Kışlalı, aynı zamanda Cumhuriyet Gazetesi'nde ''Haftaya Bakış'' başlığıyla köşe yazıları yazıyordu. Bu köşesinde Kemalizm’i, laikliği, demokrasiyi, insan haklarını savunan ve eğitime önem veren yazılar yazdı. Kışlalı, 1971'de "TRT Bilimsel başarı Ödülü"nü aldı. Kışlalı, 9 Eylül 1995'te geçirdiği trafik kazasında, 28 mayıs 1968'de evlendiği ilk eşi Nilgün Kışlalı öldü, kendisi ağır yaralı olarak kurtuldu. İlk eşi Nilgün Hanım'dan Dolunay ve Altınay adında iki kız çocuğu olan Kışlalı'nın ikinci eşi Nilüfer Kışlalı'dan da Nilhan Nur adında bir aylık bir kız çocuğu vardı.
Kışlalı, 21 Ekim 1999 Perşembe günü, Ankara'da evinin önünde uğradığı bombalı saldırı sonucu vefat etti. 
Eserleri : 
Modern Türkiye'de Politik Güçler,
Öğrenci Ayaklanmaları,
Siyasal Sistemler - Siyasal Çatışma Ve Uzlaşma,
Atatürk'e Saldırmanın Dayanılmaz Hafifliği, Kemalizm,
Laiklik Ve Demokrasi, Seçimsiz Demokrasi,
Bir Türk'ün Ölümü,
Siyaset Bilimi,
Ben Demokrat Değilim.

12 Ekim 2024 Cumartesi

#LeventKırca

Büyük usta #LeventKırca 'yı sonsuza ışık oluşunun 9.yılında; saygı, sevgi ve özlem ile anıyoruz...

Yattığı yer incinmesin...

Toprağı çiçekler koksun...

Işıklarda uyusun, yıldızlar yoldaşı olsun...

Oyuncu, yönetmen, Türk komedyen, tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu, plastik makyöz, yapımcı, Aydınlık gazetesi yazarı, siyasetçi, Vatan Partisi eski Merkez Yürütme Kurulu üyesi. Gerçek adı: Zeki Levent Kırca (D. 28 Eylül 1948, Ladik / Samsun – D. 12 Ekim 2015, İstanbul).

İlk kez 1964'te Ankara Devlet Tiyatrosu'nda sahneye çıktı. Ankara Birlik Tiyatrosu ve Halk Oyuncularında çalıştı. Nasreddin Hoca Oyun Treni, Siz Olsaydınız Ne Yapardınız?, Bu Oyun Nasıl Oynanmalı?, Sağlık Olsun!, Ne Olur Ne Olmaz gibi televizyon dizilerinin yapımcılığını üstlendi.

1978'de Altınşehir adlı filmle sinemaya geçti. Ne Olacak Şimdi? ve Mavi Muammer adlı filmlerde oynadı. Hodri Meydan Topluluğu adlı Tiyatro Grubu'nu kurdu. Eski eşi Oya Başar ile birlikte Güzel ve Çirkin ve Sefiller adlı oyunları sergiledi. Üç Baba Hasan, Kadıncıklar adlı oyunları sergiledi. 1988'de başlayıp 22 yıl süren Olacak O Kadar adlı televizyon programını hazırladı. İlk sinema yönetmenlik denemesini Son adlı filmle yaptı. Daha sonra Şeytan Bunun Neresinde adlı filmi yönetti.

1998 yılında Kültür Bakanlığınca verilen Devlet Sanatçısı unvanını aldı. Saint Petersburg Bal Mumu Heykelleri Müzesi'nde heykeli olan nadir Türk sanatçılardandır. 1 Mart 2011 tarihinden itibaren yayın hayatına günlük gazete olarak devam eden Aydınlık Gazetesi'nin köşe yazarlığı yapmıştır. 1998 yılında almış olduğu Devlet Sanatçısı unvanı Nisan 2015'te geri alınmıştır.

Levent Kırca, 12 Ekim 2015’te, İstanbul Pendik’teki Marmara Eğitim Araştırma Hastanesinde hayatını kaybetti.

*

Rol Aldığı Bazı Tiyatro Oyunları:

Shrek Müzikali / Plastik Makyaj

*

Yönetmeni Olduğu Diziler:

Karımın Dediği Dedik Çaldığı Kontrbas (2011)

Olacak O Kadar (2009)

Rating Kasabası (TV Filmi 2006)

Kendini Bırak Gitsin (2004)

Olacak O Kadar (1986, 1989)

*

Yönetmeni Olduğu Filmler:

Sarhoşum Gel Beni Al (2015)

Şeytan Bunun Neresinde (2002)

Son (2001)

Mavi Muammer (Video 1985)

*

Senaristi Olduğu Diziler:

Karımın Dediği Dedik Çaldığı Kontrbas (2011)

Kendini Bırak Gitsin (2004)

Olacak O Kadar (1986, 2009)

*

Senaristi Olduğu Filmler:

Sarhoşum Gel Beni Al (2015)

Mavi Muammer 1-2-3 (Video 1985-1986)

*

Yapımcısı Olduğu Filmler:

Son İstasyon (2010)

Rating Kasabası (TV Filmi 2006)

*

Rol Aldığı Diziler:

Karımın Dediği Dedik Çaldığı Kontrbas (Bünyamin İşler, 2011)

Olacak O Kadar (Sarhoş, 2009)

Kendini Bırak Gitsin (Naci, 2004)

Ağa Kızı (Osman Ağa-Hasan Ağa, 2004)

Olacak O Kadar (Hamit El Sabah – Sarhoş, 1986)

*

Rol Aldığı Filmler:

Sarhoşum Gel Beni Al (Mülayim, 2015)

Son İstasyon (Ruhi, 2010)

Rating Kasabası (Belediye Başkanı, TV Filmi 2006)

Ispanaktan Nağmeler (2005)

Şeytan Bunun Neresinde (Yusuf/Reşo, 2002)

Son (Selim, 2001)

Ne Olacak Şimdi (Av. Orhan Tamer, 1979)

Taşı Toprağı Altın Şehir (Ökkeş Uyanık, 1978)

 *

Makyaj Ekibinde Yer Aldığı Dizi:

Olacak O Kadar (1986)

 *

KAYNAKÇA: Levent Kırca (beyazperde.com, 02.12.2018), Levent Kırca (tiyatrolar.com.tr, 02.12.2018), Levent Kırca (sinematurk.com, 02.12.2018), Levent Kırca (diziler.com, 02.12.2018). https://www.biyografya.com/