20 Kasım 2019 Çarşamba

#HeyGökler,#ArifKemal,#FazılHüsnüDağlarca


#HeyGökler
*
Hey göklere duman durmuş dağlar hey
Değirmenin üstü her gün yel olmaz
Dinle ağa, dinle paşa, dinle bey
Sen söylersin o susar mı bellolmaz
*
Kızılırmak akar suyun içerler
Aç karnına yurttan yurda göçerler
Tarifeylen köprüsünü geçerler
Öldüler mi kaldılar mı bellolmaz
*
Ummam artık olanlar böyle olsun
Yeni çağda mızrak çuvala girsin
Vergi dersin, ümük dersin, can dersin
Verdiler mi aldılar mı bellolmaz
*
Söz : Fazıl Hüsnü Dağlarca
*

18 Kasım 2019 Pazartesi

#YıldızKenter


#YıldızKenter

#NisanaKaçVar
*
Yazmadım seni daha,
Sevmeye ayırdım tüm zamanları,
Yazmaya bu yüzden vaktim olmadı.
Ben düşünmeye başlayınca seni
-Ki bu bir önceki düşünmenin sonundan çok öncedir
İnan ki dağlar, taşlar, inan ki bulutlar, yağmur ve kar
Toprakla su ve gökyüzü, güneş ay ve yıldızlar
Onlar da benimle birlikte
Ve onlar da benim kadar seni düşünürler…
Benim kadar diyemem ama
Yemin ederim onlar da seni özler.
Hep dalgınım bu günlerde
Saati cezveye koyup yumurta tutuyorum,
Bir gün takvime bakmasam yılı unutuyorum.
Aklım başıma gelmiyor, başıma çarpmadan dallar
Yolda yürürken dalıp dalıp gidiyorum.
Nisan’a kaç var diyorum saati sorarken.
Hiç böyle olmamıştım.

Bilenlere sordum; ‘aşk bu’ dediler!
*
Önceleri devlet tiyatrolarında oynamış, sonraları Müşfik Kenter ve eşi Şükran Güngör'le birlikte kurduğu "Kent Oyuncuları"nda sahneye çıkmış, sinema oyunculuğuyla üç defa Altın Portakal ödülüne layık görülmüş tiyatro oyuncusu.Yıldız Kenter11 Ekim 1928'de İstanbul'da dünyaya geldi. Masalları anımsatan bir çocukluk geçiren Kenter'in annesi Olga Cynthia, çocukluk yıllarının kahramanıydı. Olga Cynthia, iki evlilik yapmış, Yıldız Kenter, Ahmet Naci Bey ile olan evliliğinden dünyaya gelmişti. Ablası Güner, abileri Nedim, ve Mahmut adındadır. En küçük kardeş ise Müşfik Kenter’dir. İlkokulu Ankara’da İltekin İlkokulu'nda okudu.
*
Kapısı herkese açık, dost canlısı bir ailede büyüdü. Gönül zenginliğine rağmen, maddi güçlükler içinde yaşadılar. Kenter, bu durumu:
Babam, Lozan Konferansı'nda İsmet İnönü'nün özel kalem müdürlüğünü yapmış, iyi paralar kazanabilecek parlak bir diplomattı. Ancak bir İngilizle evlendiği için dışişlerindeki görevinden ayrılmak zorunda kaldı. Sonra moral çöküntüsü yaşadı ve içkinin dozunu artırdı. Beş çocukla işsiz kalmış bir adamın halini tahmin edersiniz. Benim doğduğum yıllar, yoksulluğumuzun dibe vurduğu yıllarmış. Annem, ‘seni saracak bez bulamazdım, çarşafları yırtıp onlara sarardım' derdi.
şeklinde dile getiriyordu.
*
Naci bey, Ziraat Bankasında iş bulunca, aile Ankara'ya taşındı. Bütün sorun ve sıkıntılara rağmen çocukluk günleri mutluluk içinde geçti. İlkokula Ankara'da devam ederken, annesi, zengin çocuklarına İngilizce dersler veriyordu. Evdeki yaşamında, insana ait komedi ve trajedileri öğrenen Kenter, Ankara çocuk kulübünde tiyatroya başladı. O dönem, konservatuvarla ilgili yapılan kötü söylencelere rağmen devlet konservatuvarına kayıdını yaptırdı. Ankara konservatuvarını sınıf atlayarak 1948 yılında bitirdi. Rockefeller bursu kazanarak, American Theatre Winng, Neighbourhood Play House ve Actor’s Studio’da oyunculuk ve oyunculuk öğretiminde yeni teknikler üzerine çalışmalar yaptı. Ankara Devlet Konservatuarına hoca olarak atandı. 1959 yılına kadar 11 yıl Ankara Devlet Tiyatrosunda oyunculuk, sahne öğretmenliği yaptı. 1959 yılında. Muhsin Ertuğrul, Devlet tiyatrosundan uzaklaştırılınca, O da kurumdan ayrıldı.
*
Profesyonel tiyatro yaşantısına, 1948 yılında William Shakespeare'in "12. Gece" oyunuyla başladı. Önce Devlet tiyatrolarında sonra, 1961 yılında kardeşi Müşfik Kenter ve ikinci eşi Şükran Güngör'le birlikte kurduğu "Kent Oyuncuları"nda sahneye çıktı. Daha sonraki yıllarda sürekli olarak Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere’de “ Değişen Eğitim Metotları ” ve “ Oyunculuk Metotları ” üzerine çalışmalar yaptı. Bir röpörtajında, üzerinde derin izleri bulunan çocukluk günlerini;
Annem daima sokakta bulduğu kedi köpekleri, hatta insanları eve getirirdi. Evimizde devamlı bir yabancı kalabalığı vardı. Zerzevat satan dede diye bir adam, İskoçyalı bir Fransız, askerliğini yapan bir genç bir dönem bizimle yaşadı. Bir ara kaçak bir Fransız kaldı evimizde. Sonra bir gün sokakta doğurmuş ve yedi günlük bebeği ile ortada kalmış bir kadını getirdi annem. Çocukluğumuzda bu insanlardan bitlendiğimizi hatırlıyorum.
sözleriyle anımsıyordu.
*
Sonraki yıllarında ABD'de ve İngiltere'de, "Değişen eğitim metodları", "Oyunculuk metodları" üstüne çalıştı. 1962'de tiyatroda yılın kadını seçildi. Sovyetler BirliğiAmerika Birleşik DevletleriİngiltereAlmanyaHollandaDanimarkaKanadaYugoslavya ve Kıbrıs’ta İngilizce ve Türkçe oyunlar sergiledi. 1968’de İstanbul’da Kenter Tiyatrosunun binasının inşaatını tamamladı.
1981'de Devlet Sanatçısı ünvanına layık görüldü. 1980- 1983 yılları arasında İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nde öğretim üyeliği yaptı. 1984'de Roma kentinde İtalyan Kültür Birliği"nce verilen, "Adalaide Ristori Ödülü"ne sahip oldu.1986 yılında Güngör Dilmen’in yazdığı Ben Anadolu adlı oyunu Londra ve New York’ta İngilizce sahneledi ve oynadı. 1989'da Korsika-Bastia film festivalinde, "Hanım" filmindeki rolüyle en iyi kadın oyuncu ödülünü aldı. 1991'de sanat hizmetlerinden dolayı, uluslararası Lions Klübünün "Melvin Jones Ödülü"ne layık görüldü. 1994'de "Konken Partisi" oyunundaki fonsla rolüyle, "Olağanüstü Yorum Ödülü"nü kazandı. Finlandiya Kadın Kuruluşu tarafından, "Yüzyılın En Başarılı Yüz Kadınından Biri" olarak ödüllendirildi.
*
1995'de tiyatro sanatına katkılarından dolayı "Onur" ödülüne layık görüldü. 1996'da Magazin Gazetecileri Derneği tarafından, "En İyi Kadın Oyuncu" ödülünün sahibi oldu. 1998'de Ankara Sanat Kurumu, “Yılın Kadın Sanatçısı” ödülünü aldı. 1998, Muhsin Ertuğrul yaşam boyu tiyatro sanatına katkılarından dolayı onur ödülü, 1998 Cumhurbaşkanlığı Büyük Kültür ve Sanat Ödülü, “Martı” adlı oyunda Madam Arcadina rolüyle 1999, Afife tiyatro ödülleri en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandı.
*
Yıldız Kenter, 1951 yılında Nesrin Sipahi’nin kardeşi Nihat Akçan’la evlendi. Yıldız Kenter’in ilk evliliğinden 29 Mart 1952 tarihinde Leyla adında bir kızı oldu. 1965 yılında evlendiği Tiyatrocu Şükran Güngör ikinci eşidir.
*
Yıldız Kenter, 16 Kasım 2019 tarihinde akciğer rahatsızlığı sebebiyle İstanbul’da Amerikan Hastanesi’de yoğun bakıma kaldırıldı. 17 Kasım 2019 tarihinde 91 yaşında vefat etti.
*
Rol Aldığı Tiyatro Oyunları:
2007 - Ben Anadolu : Güngör Dilmen - Kent Oyuncuları
2006 - Anna Karenina : Lev Tolstoy/Helen Edmundson - Kent Oyuncuları
2005 - Gece Mevsimi : Rebecca Linkievicz - Kent Oyuncuları
2004 - Oscar ve Pembeli Meleği : Eric Emmanuel Schmitt - Kent Oyuncuları
2002 - Sırça Kümes : Tennessee Williams - Kent Oyuncuları
2001 - Hep Aşk Vardı : Yıldız Kenter - Kent Oyuncuları
2000 - Nükte : Marget Edson - Kent Oyuncuları
1998 - Martı : Anton Çehov - Kent Oyuncuları
1990 - Harold ve Maude : Colin Higgıns - Kent Oyuncuları
1969 - Salıncakta iki kişi : William Gibson - Ankara Devlet Tiyatrosu
1959 - Hamlet : William Shakespeare - İstanbul Şehir Tiyatrosu
1958 - Öfke : John Osborne - Ankara Devlet Tiyatrosu
1957 - Ümitsiz Saatler : Joseph Hayes - Ankara Devlet Tiyatrosu
1957 - Çöl Faresi : Ladislas Fodor - Ankara Devlet Tiyatrosu
1956 - Yağmurcu : N. Richard Nash - Ankara Devlet Tiyatrosu
1956 - Misafir (oyun) : Fritz Schweiger - Ankara Devlet Tiyatrosu
1956 - Finten : Abdülhak Hamit Tarhan - Ankara Devlet Tiyatrosu
1954 - Tanrılar ve İnsanlar (Gılgameş) : Orhan Asena - Ankara Devlet Tiyatrosu
1954 - Maria Stuart : Friedrich Schiller - Ankara Devlet Tiyatrosu
1954 - Şatoya Davet : Jean Anouilh - Ankara Devlet Tiyatrosu
1954 - 1957 - Onunikinci Gece : William Shakespeare - Ankara Devlet Tiyatrosu
1953 - Lady Frederick : W. Somerset Maugham - Ankara Devlet Tiyatrosu
1953 - Gelin (oyun) : Emile Zola Marcelle Maurette - Ankara Devlet Tiyatrosu
1952 - Yanlış Yanlış Üstüne : Oliver Goldsmith - Ankara Devlet Tiyatrosu
1952 - Sahne Dışındaki Oyun : Refik Ahmet Sevengi - Ankara Devlet Tiyatrosu
1952 - Ölü Kraliçe : Henry de Montherlant - Ankara Devlet Tiyatrosu
1952 - Fatih (oyun) : Nazım kurşunlu - Ankara Devlet Tiyatrosu
1952 - Ramak Kaldı : Thornton Wilder - Ankara Devlet Tiyatrosu
1952 - Gölgeler) : Ahmet Muhip Dranas - Ankara Devlet Tiyatrosu
1952 - Elektra : Sofokles - Ankara Devlet Tiyatrosu
1951 - Öteye Doğru : Sutton Vane - Ankara Devlet Tiyatrosu
1951 - Miras (oyun) : Augustus Goetz - Ankara Devlet Tiyatrosu
1950 - Hile ve Sevgi : Schiller - Ankara Devlet Tiyatrosu
1949 - Yalancı : Carlo Goldoni - Ankara Devlet Tiyatrosu
1949 - Kıskançlar : Oktay RıfatMelih Cevdet Anday - Ankara Devlet Tiyatrosu
1949 - Peer Gynt : Henrik Ibsen - Ankara Devlet Tiyatrosu
1949 - Scapin'in Dolapları : Moliere - Ankara Devlet Tiyatrosu
1949 - Antigone : Sofokles - Ankara Devlet Tiyatrosu
*
Rol Aldığı Filmler ve Diziler:
2008 - Mevlana Aşkı Dansı
2007 - Beyaz Melek
2005 - Sen Ne Dilersen
2005 - Saklambaç(dizi)
2002 - Aşk ve Gurur(dizi)
2001 - Büyük Adam Küçük Aşk
1999 - Güle Güle
1996 - Ablam
1990 - Uğurlugiller (dizi)
1988 - Hanım
1983 - Zulüm
1974 - Kartal Yuvası
1974 - Kızım Ayşe
1974 - Bir Ana Bir Kız
1972 - Fatma Bacı
1971 - Anneler ve Kızları
1971 - Elmacı Kadın
1967 - Yaşlı Gözler
1966 - Pembe Kadın
1965 - İsyancılar
1964 - Ağaçlar Ayakta Ölür
1951 - Vatan İçin

*
Kaynak : Biyografi.info



17 Kasım 2019 Pazar

#Arkadaş, #MelikeDemirağ,#ŞanarYurdatapan,#Atilla Özdemiroğlu,#YılmazGüney


#Arkadaş
*
Bir kıvılcım düşer önce, büyür yavaş yavaş
Bir bakarsın volkan olmuş, yanmışsın arkadaş
Dolduramaz boşluğunu ne ana ne gardaş
Bu en güzel, bu en sıcak duygudur arkadaş
*
Ortak olmak her sevince, her derde, kedere
Ve yürümek ömür boyu, beraberce, el ele
Olmasın hiç o ta içten gülen gözlerde yaş
Bir gün gelip, ayrılsak bile seninle arkadaş
(yollarımız ayrılsa bile seninle arkadaş)
*
Evet arkadaş;
kim olduğumu, ne olduğumu
Nerden gelip, nereye gittiğimi sen öğrettin bana
Elimden tutup, karanlıktan aydınlığa sen çıkardın
Bana yürümeyi öğrettin yeniden
El ele ve daima ileriye
Bir gün.
Bir gün birbirimizden ayrı düşsek bile
Biliyorum, hiçbir zaman ayrı değil yollarımız
Ve aynı yolda yürüdükçe
Gün gelir ellerimiz yine dostça birleşir
Ayrılsak bile kopamayız
*
Olmasın hiç o ta içten gülen gözlerde yaş
Bir gün gelip de ayrılsak bile seninle arkadaş. 
*
Söz ve Müzik : Şanar Yurdatapan
Düzenleme : Atilla Özdemiroğlu
Seslendiren : Melike Demirağ

16 Kasım 2019 Cumartesi

#Başkaldırıyorum, #AhmetKaya


Cevap veriyorum
Eli böğründe analardan
Mahpuslardan ve acılardan
Çokça bahsediyorum
Çünkü başını kuma
Saklayanlardan tiksindim
Başkaldırıyorum.
*
Yine söylüyorum
Kırmızı rujlu sokakların
Aşağılık pazarlıkların
Adı anılmayacak benle
Bir çiçeğim halk ormanında fışkırdım
Başkaldırıyorum.
*
Ben bir bıçak ucuyum
Kavga vermiş halkına
Başkaldırıyorum işte / hey
Varın benim farkıma.
*
Yine söylüyorum;
Gözü bağlanmış korkulardan
Yasaklardan baskılardan
Asla irkilmiyorum
Çünkü kan emici yarasadan çıldırdım
Başkaldırıyorum.
*
Yemin ediyorum;
Üç kağıtçının pezevengin
Teslimiyetin ve milletin
Yolu uğramayacak bana
Bir dalgayım halk denizinde köpürdüm
Başkaldırıyorum.
*
Ben bir namlu ağzıyım
Omuz vermiş halkına
Başkaldırıyorum işte / hey
Herkes varsın farkına.

*
Söz ve Müzik : Ahmet Kaya

14 Kasım 2019 Perşembe

#BıçakKınaSırVeriyor, #OzanEmekçi, #NihatBehram



#BıçakKınaSırVeriyor
*
Bıçak Kına Sır Veriyor
el veriyor el veriyor
dökülen kan öfkemize
dal uzatmış el veriyor
*
yol veriyor yol veriyor
sarp yamaçlar derdimize
geçit açmış yol veriyor
*
gül veriyor gül veriyor
ezilenler sevgimize
yürek yürek gül veriyor
*
söz veriyor söz veriyor
dövüşenler cengimize
oğul oğul söz veriyor
*
dal çiçeğe dağ koçağa
ay denize gün sıcağa
can bileğe ten kucağa
bıçak kına sır veriyor
*
Söz : Nihat Behram
Müzik : Emekçi

10 Kasım 2019 Pazar

#10Kasım, #MustafaKemalAtatürk, #MustafamMustafaKemalim, #Atillaİlhan

Mustafa Kemal
*
Dağ başını efkâr almış
Gümüş dere durmaz ağlar
Gözyaşından kana kesmiş gözlerim
Ben ağlarım çayır ağlar çimen ağlar
Ağlar ağlar cihan ağlar
Mızıkalar iniler ırlam ırlam dövülür
Altmış üç ilimiz altmış üç yetim
Yıllar gelir geçer kuşlar gelir geçer
Her geçen seni bizden parça parça götürür
Mustafa'm Mustafa Kemalim
*
Diz dövdüm
Gözlerim şavkı aktı Sakarya'nın suyuna
Sakarya'nın suları nâmın söyleşir
Hemşehrim Sakarya öksüz Sakarya
Ankara'dan uçan kuşlar
Kemal'im der günler günü çağrışır
Kahrolur bulutlara karışır
Gök bulut yaşmak bulut
Uca dağlar dev boyunlu morca dağlar
Divan durmuş bekleşir
Mustafam Mustafa Kemalim
*
Nasıl böyle varıp geldin hoşgeldin
Çıngı kaymış yalazlanmış gözlerin
Şol yüzünde güneş südü sıcaklık
Ellerinden öperim Mustafa Kemal
Senin dalın yaprağın biz senin fidanların
Biz bunları yapmadık
Sen elbette bilirsin bilirsin Mustafa Kemal
Elsiz ayaksız bir yeşil yılan
Yaptıklarını yıkıyorlar Mustafa Kemal
Hani bir vakitler Kubilay'ı kestiler
Çün buyurdun kesenleri astılar
Sen uyudun asılanlar dirildi
Mustafam Mustafa kemalim
*
Karalar kuşanmış Karadeniz akmam diyor
Dokunmayın ağlamaktan bıkmam diyor
Bu gece kıyamet gecesi bu vapur Bandırma Vapuru
Yattığı yer nur olsun Mustafa Kemal
Ben ölümden korkmam diyor
Korkmam diyen dilleri toz oldu toprak oldu
Değirmen döndü dolandı yıllar oldu
Bir kusur işledik bağışlar mı kimbilir
O bize öğretmedi kazan kaldırmasını
Günahı vebali öğretenin boynuna
Erdirip oldurana ana avrat sövmesini
Yüreğim kırıldı kanım kurudu
Var git Karadeniz var git başımdan
Mızıka çalındı düğün mü sandın
Bir yol koyup gideni gelir mi sandın
Mustafam Mustafa Kemalim
*
Ankara'nın taşına bak
Tut ki baktım uzar gider efkârım
Çayır ağlar çimen ağlar ben ağlarım
Gözlerimin yaşına bak
Ankara Kalesi'nde Rasattepe'de
Bir Akça Şahan gezer dolanır
Yaşın yaşın mezarını aranır
Şu dünyanın işine bak
Mustafam Mustafa  Kemalim
*
Atilla İlhan

2 Kasım 2019 Cumartesi

#TürkülerleGömünBeni

Birgün mutlak öleceğim
Türkülerle gömün beni
Size veda edeceğim
Türkülerle gömün beni
*
Sazımı asın duvara
Yalnız kalsın bahtı kara
Vasiyetim tüm dostlara
Türkülerle gömün beni
*
Muradımı almamışım
Hep ağlayıp gülmemişim
Ağlamasın dostum eşim
Türkülerle gömün beni
*
Derdi yoklar diye diye
Niye doğdum bilmem niye
Götürün doğduğum köye
Türkülerle gömün beni
*
Söz ve Müzik : Derdiyok Ali