Sevcan Orhan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Sevcan Orhan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Mayıs 2018 Salı

Sevcan Orhan : Söyle



Söyle yağmur çamur
Değmedi yüreğime
Söyle ben nerdeyim
Sen nerde

Söyle ay doğmadan
Düşmesin yaş gözüme
Söyle ben nerdeyim
Sen nerde

Dışarıda kar yağıyor
Benim için yağmur
Ağlama gözbebeğim
Biraz daha dur

Yüregime basa basa
İçimden yar gidiyor
Ağlama iki gözüm
Biraz daha dur

Ay ayy ay yanıyor ömrüm

Vallahi yamur çamur 
Değmedi yüreğime
Söyle ben nerdeyim
Sen nerde

Söyle ay doğmadan
Düşmesin yaş gözüme
Söyle ben nerdeyim
Sen nerde

Söyle yamur söyle
Değmeden yüreğime
Söyle gökyüne
O nerde

Söyle baksın gece
Dağlardan hasretime
Söyle bilmesemde
O nerde
Söyle ay doğmadan
Düşmesin yaş gözüme
Söyle gökyüzüne
O nerde 

Söz ve Müzik : Ahmet Kaya
Sevcan Orhan : Söyle

13 Mayıs 2018 Pazar

Sevcan Orhan : Kaldır Nikabını




Kaldır nikabını görem yüzünü
Aç başını Yaradan'ı seversen
Siyah zülfünü mah yüzün üstüne
Tel tel eyle Yaradan'ı seversen

Vakit tamam çilelerin doldu mu
El değdi de gonca gülüm soldu mu
Seni benden ayıranlar oldu mu
Söyle güzel Yaradan'ı seversen

Karac'oğlan der ki girme kanıma
Kirpiklerin ok atıyor canıma
Bensiz varma yad ellerin yanına
Nolur güzel Yaradan'ı seversen

Sevcan Orhan : Kaldır Nikabını

5 Şubat 2018 Pazartesi

Sevcan Orhan : Niye Gamlanırsın Divane Gönül



Aman niye gamlanırsın divane gönül
Elbet bir gün bu kış gider yaz gelir
Ben dertliyim diye etme şikayet
Oy oy ölürüm muhanet, vay gurbet yetmez mi
Gerçeklere cahil taşı vız gelir
Aşıklara böyle cefa az gelir

Aman güven o mevlaya kalmazsın naçar
Baki değil kara gün gelirde geçer
Seni bilen bir gün kıymetin biçer
Oy oy ölürüm muhanet, vay gurbet yetmez mi
İncitirler cahil elden söz gelir
Korkarım ki sana elden söz gelir

Bir garibim sana geldim niyaza
Aşık oldum bülbüldeki avaza
Dayanılmaz iftiraya gareze
Oy oy ölürüm muhanet, vay gurbet yetmez mi
Gerçeklere cahil taşı vız gelir
Aşık isen böyle cefa az gelir

Aman Şekip haşır neşir olursun hakla
Özünle sözünle kalbini pakla
Canının içinde cananı sakla
Oy oy ölürüm muhanet, vay gurbet yetmez mi
Korkarım ki sana elden söz gelir
Korkarım ki cahil elden söz gelir yaz gelir


21 Aralık 2017 Perşembe

Sevcan Orhan : Daha Senden Gayrı Aşık mı Yoktur



Daha senden gayri aşık mı yoktur
Nedir bu telaşın vay deli gönül
Hele düşün devr-i Adem’ den beri
Neler gelmiş geçmiş, say deli gönül

Şu fani dünyada umudunu yüz
İnanmazsan var kitaba yüz be yüz
Evin mezaristan , malın bir top bez
Daha duymadınsa duy deli gönül

Günde bir yol duman çöker serime
Elim ermez gidem kisbü karıma
Kendi bildiğine doğrudur deme
Var iki kamile sor deli gönül

Gördüm iki kişi mezar eşiyor 
Gam gasavet gelmiş , boydan aşıyor
Çok yaşayan yüze kadar yaşıyor
Gel de bu dünyayı yor deli gönül

Mevlam kanat vermiş uçamıyorsun
Bu nefsin elinden kaçamıyorsun
Ruhsati dünyadan geçemiyorsun
Topraklar başına vay deli gönül

Kaynak Kişi : Ruhsati
Derleyen : Nesimi Çimen
Yöre : Kayseri/Sarız
Sevcan Orhan : Daha Senden Gayrı Aşık mı Yoktur



3 Aralık 2017 Pazar

Sevcan Orhan : Sokağın Tavanı Kadar



Bir sıkıntı var içimde
Sokağın tavanı kadar
İçim sığmıyor içime
Sokağın tavanı kadar

Ayrılıklar gelir çatar
Gözüm ufuklara akar
Desenki beni ne kadar
Sokağın tavanı kadar

Bir sevgi düştüm önüme
Gözünü sürdüm gözüne
Biri geziyor içimde
Sokağın tavanı kadar

Ayrılıklar gelir çatar
Gözüm ufuklara akar
Desenki beni ne kadar
Sokağın tavanı kadar

Söz ve Müzik : Mazlum Çimen

Sevcan Orhan : Sokağın Tavanı Kadar

1 Aralık 2017 Cuma

Sevcan Orhan : Bilen Gelsin



Açma Yaram Derin Derin
Dermanını Bilen Gelsin
Başka Tabipler İstemem
Beni Derde Salan Gelsin

Ömür Bir Nefes Arası
Size De Gelir Sırası
Bu Yara Gönül Yarası
Beni Derde Salan Gelsin

Bilen Gelsin Bilen Gelsin
Dermanını Bilen Gelsin
Başka Tabipler İstemem
Beni Derde Salan Gelsin 


Söz ve Müzik : Rıdvan Çıracıoğlu 

Sevcan Orhan : Bilen Gelsin

26 Kasım 2017 Pazar

Sevcan Orhan : Firuze



Bir gün dönüp bakınca düşler
İçmiş olursa yudum yudum yıllarını
Ağla ağla firuze ağla anlat
Bir zaman ne dayanılmaz güzellikte olduğunu

Kıskanır rengini baharda yeşiller
Sevda büyüsü gibisin sen Firuze
Sen nazıI bir çiçek bir orman kuytusu
Hüzün büyüsü gibisin sen Firuze

Duru bir su gibi bazen volkan gibi
Bazen bir deli rüzgar gibi
Gözlerinde telaş yIllar sence yavaş
Acelen ne bekle Firuze

Acılı bir bakış yerleşirse eğer
Kirpiğinin ucundan göz bebeğine
Herşeyin bedeli var güzelliğininde
Bir gün gelir ödenir öde Firuze.

Söz : Aysel Gürel
Müzik : Atilla Özdemiroğlu 
Sevcan Orhan : Firuze


19 Ekim 2017 Perşembe

Sevcan Orhan : İşte Gidiyorum Çeşmi Siyahım


İşte gidiyorum çeşmi siyahım
Önümüze dağlar sıralansa da
Sermayem derdimdir servetim ahım
Karardıkça bahtım karalansa da

Haydi dolaşalım yüce dağlarda
Dost beni bıraktı ah ile zarda
Ötmek istiyorum viran bağlarda
Ayağıma cennet kiralansa da

Canımı bağladım zülfün teline
Dost beni bıraktı elin diline
Güldü mahzuni’nin berbat haline
Mervanın elinde paralansa da

Söz ve Müzik : Aşık Mahsuni Şerif

20 Ağustos 2017 Pazar

Sevcan Orhan ve Güler Duman : Şu Yalan Dünya'ya Geldim Geleli


Şu yalan Dünya'ya geldim geleli
Özge elden özge yar bulamadım
Yaralandım al kanlara boyandım
Elimin kanını yur bulamadım

Dostun zülüfleri destedir deste
Erenler hak için oturmuş posta
Bir zaman sağ gezdim bir zaman hasta
Hasta halin nedir der bulamadım

Felek kırdı benim kolum kanadım
Baykuş gibi viranlarda tünedim
Bugün üç güzelin nabzın sınadım
Can feda yoluna der bulamadım

Pir Sultan Abdal'ım dağlar ben olsam
Dağlarda biten laleler ben olsam
Alem çiçek olsa arı ben olsam
Dost elinden tatlı bal bulamadım

***

Cahit Öztelli, Pir Sultan Abdal - Bütün Şiirleri
adlı kitabında eseri şu şekilde aktarmaktadır.
Özgür Yayınları, Onuncu Basım,
Ağustos - 2004, s.277-278

Şu yalan Dünya'ya geldim geleli
Özge elden özge yar bulamadım
Yaralandım al kanlara bulandım
Elimin kanını yur bulamadım

Güzel olan neyler altın akçayı
Arif olan düzer türlü bohçayı
Vücudumda seyreyledim bahçeyi
Dosta el değmedik nar bulamadım

Dostun zülüfleri deste deste
Erenler Hak için oturmuş posta
Bir zaman sağ gezdim bir zaman hasta
Hasta halin nedir der bulamadım

Felek benim kırdı kolum kanadım
Baykuş gibi viranlarda tünedim
Bu gün üç güzelin nabzın sınadım
Can feda yoluna der bulamadım

Felek benim kurulu yayımı basdın
Her köşe başında yolumu kesdin
Keskin kadeh ile dolumdan içtin
Yandı yüreciğim kar bulamadım

Pir Sultan Abdal'ım dağlar ben olsam
Dağlarda biten laleler ben olsam
Alem çiçek olsa arı ben olsam
Dost elinden tatlı bal bulamadım

Söz : Pir Sultan Abdal
Müzik : Lütfü Gültekin

Sevcan Orhan ve Güler Duman : Şu Yalan Dünya'ya Geldim Geleli

29 Temmuz 2017 Cumartesi

Sevcan Orhan : Şu Dağlarda Kar Olsaydım



Şu dağlarda kar olsaydım olsaydım
Bir asi rüzgâr olsaydım olsaydım
Arar bulur muydun beni beni
Sahipsiz mezar olsaydım olsaydım

Şu yangında har olsaydım olsaydım
Ağlayıp bizâr olsaydım olsaydım
Belki yaslanırdın bana bana
Mahpusta duvar olsaydım olsaydım

Şu bozkırda han olsaydım olsaydım
Yıkık perişan olsaydım olsaydım
Yine sever miydin beni beni
Simsiyah duman olsaydım olsaydım

Şu yarada kan olsaydım olsaydım
Dökülüp ziyan olsaydım olsaydım
Bu dünyada yerim yokmuş yokmuş
Keşke bir yalan olsaydım olsaydım

Yusuf Hayaloğlu

Sevcan Orhan : Şu Dağlarda Kar Olsaydım

22 Temmuz 2017 Cumartesi

Sevcan Orhan : Nazlı Yar Oturmuş Gül Gölgesine



Nazlı yar oturmuş gül gölgesine
Katmış figanını bülbül sesine
Ben yanar ağlarım onun nesine
Perişan olduğum umurunda mı

Ezele de deli gönül ezele
Kapılmışım bir vefasız güzele

Kurudu bağlarım döndü gazele
Sararıp solduğum umurunda mı
(saçımı yolduğum umurunda mı)

Arasam bulunmaz eşi emsali
Bana nasıl reva gördün bu hali
Aşkına düşeli mecnun misali
Saçımı yolduğum umurunda mı

Fikretim bu gönlüm bulmadı rahat
Kalmadı gönlümde ne lezzet ne tat
Her saniye her dakika her saat
Dirilip öldüğüm umurunda mı
(saçımı yolduğum umurunda mı)

Ezele de deli gönül ezele
Kapılmışım bir vefasız güzele
Kurudu bağlarım döndü gazele
Sararıp solduğum umurunda mı
(saçımı yolduğum umurunda mı)

Söz : Fikret Dikmen
Müzik : Yusuf Gül

28 Haziran 2017 Çarşamba

Sevcan Orhan : Bu Yıl Benim Yeşil Bağım Kurudu



Bu yıl benim yeşil bağım kurudu
Dolu vurdu yaprakları çürüdü
Benim de saz tutan elim var idi
Şimdi bir köşede yatar ağlarım

Benim ile lokma yiyip içenler
Gölgemin altında konup göçenler
Sizi zalim dar günümde kaçanlar
Ben kendi halime bakar ağlarım

Çırpına çırpına bir yuva kurdum
Bebeği görmedim kundağı gördüm
Deryada boğuldum karaya vurdum
Çamurdan çamura batar ağlarım

Mahzuni şerif'im budur ahvalim
Zamane bozuldu insanlar zalim
Kıyamete kadar gider bu halim
Sabır eder matem tutar ağlarım

Aşık Mahzuni Şerif

Sevcan Orhan : Bu Yıl Benim Yeşil Bağım Kurudu

7 Mayıs 2017 Pazar

Sevcan Orhan : Kerkük Divanı




Men Seni Seveli (Kerkük Divanı)       

(Yâr Ey Yâr Ey Gülüm Di Gel)
Men Seni Seveli Neçe Gün Neçe Ay Neçe İldi (Zalım A Oğul)
Sen Meni Aldattın Bu Sende Nece Dildi (Hayranın Olum)
Yanağının Dört Bir Tarafı Pembe-İ Ala Güldü
Öpsem Öldürüller Öpmesem Öllem (Aman)
Bu Nasıl Zulum İşti Hiç Bilmem Hara Gedim

(Gülüm Di Gel) Bayramlaşak Bugün Şanlı Bayram Günüdü
Her Kabahat Mende İse Ala Göz Çatma Kaş Alma Yanak
Kaytan Dudağ Cümlesi Sendedi He Bes Men Ne Dedim

(Dede Gene) Men De Yanam
Aç Sinen Men Dayanam
Kerem Aşkınnan Yandı Kölen Olum
Umut Ver Men De Yanam

Yâr Dayansın
Sineme Yâr Dayansın
Men Düştüm Aşk Oduna (Kölen Olum)
Tutuşsun Yâr Da Yansın

(A Oğul) Can Dedim Dert Kazandım
Bunu Buldum Fayda Men
Gelip Katlime Ferman
Giderem Bu Boyda Men 

Yöre : Kerkük
Kaynak Kişi : Abdülvahit Küzecioğlu
Derleyen : Mehmet Özbek 

8 Nisan 2017 Cumartesi

Sevcan Orhan : Ne Feryad Edersin Divane Bülbül



Ne Feryad Edersin Divane Bülbül
Senin Bu Feryadın Anam Gülşene Kalsın
Bu Dünyada Eremezsen Murada
Huzuru Mahşere Anam Divana Kalsın

Nesin Methedeyim Bir Kaşı Kare
Şu Sineme Açtı Anam Onulmaz Yara
Dünya Tabip Olsa Derdime Çare
Derdimin Dermanı Anam Lokmana Kalsın

Bir Can İçin Geçti Canım Serinden
Vücudum Kül Oldu Anam Aşkın Narından
Emrah Buse İster Nazlı Yarinden
Bu Bayram Olmazsa Anam Kurbana Kalsın

Yöre : Elazığ
Kaynak Kişi : Suat Albayrak
Derleyen : Ahmet Yamacı

Sevcan Orhan : Ne Feryad Edersin Divane Bülbül

14 Mart 2017 Salı

Sevcan Orhan : Erisin Dağların Karı




Bunca gamı bunca derdi
Mevlam yalnız bana mı verdi
Eller muradına erdi
Yine cananım gelmedi

Erisin dağların karı
Geçti ömrümün baharı
Ecel kapımı çalmadan
Durma gel ömrümün varı

Takatım yok yürümeye
Gidip cananı görmeye
Can başladı çürümeye
Yine cananım gelmedi

Ali baba çeker çile
Felek vurdu bana sille
Ömrüm geldi geçti bile
Yine cananım gelmedi

Ali Baba




6 Mart 2017 Pazartesi

Sevcan Orhan : Turnam Başım Darda Benim



Turnam başım darda benim
Şu yaban diyarda benim
Bir sevenim var mı bilmem
Gözden uzaklarda benim

Çekerim turnam sineye derdi sineye
Bu yıl bize gülmek haram belki seneye

Başım öne eğdirdiler
Yüzüm yere değdirdiler
Saçıma kar yağdırdılar
Yaz ile baharda benim

Turnam başım darda benim
Şu yaban diyarda benim
Bir sevenim var mı bilmem
Gözden uzaklarda benim

Çekerim turnam sineye derdi sineye
Bu yıl bize gülmek haram belki seneye

Başım öne eğdirdiler
Yüzüm yere değdirdiler
Saçıma kar yağdırdılar
Yaz ile baharda benim

Çekerim turnam sineye derdi sineye
Bu yıl bize gülmek haram belki seneye

Dursun Ali Akınet


4 Mart 2017 Cumartesi

Sevcan Orhan ve Ender Balkır : Ölüm ile Ayrılığı Tartmışlar




Seyyah oldum gezdim gurbet elleri
Kar etti canıma yeter ayrılık
Anlatayım başa gelen halleri
Ölümden çok çektim beter ayrılık
Gurbet eli bizim için yapmışlar
Çatısını çok muntazam çatmışlar
  
Ölüm ile ayrılığı tartmışlar
Elli dirhem fazla gelmiş ayrılık
Karac’oğlan der ki telkin verince
Ötüşür bülbüller gonca gülünce
Ben orda yar burda böyle kalınca
İster ölüm olsun ister ayrılık

Sevcan Orhan ve Ender Balkır : Ölüm ile Ayrılığı Tartmışlar

18 Şubat 2017 Cumartesi

Sevcan Orhan : Nenni Bebek



Bebeğin beşiği çamdan
Yuvarlandı düştü damdan
Bey babası gelir Şam'dan
Nenni de nenni de nenni de bebek

Kızlar gelin çaydan geçek
Çay bulanık nerden içek
Bebek ölmüş nere gidek
Nenni de nenni de nenni de bebek

Bebek beni deleyledi
Yaktı yıktı kül eyledi
Her kapıya kul eyledi
Nenni de nenni de nenni de bebek

Çamlıbelden çıktım yayan
Dayan dizlerim de dayan
Emmim atlı ben de yayan
Nenni de nenni de nenni de bebek

Bebeğin beşiği bakır
Yerinden kalkmıyor ağır
Ben sallarım tıngır mıngır
Nenni de nenni de nenni de bebek

Çizmemi çektim kıçıma
İndim çamlığın içine
Bunda bebeğin suçu ne
Nenni de nenni de nenni de bebek

Kara çadırın kazığı
Gelir gavurun yazığı
Memelerim yol azığı
Nenni de nenni de nenni de bebek

Deveyi deveye çattım
İpini boynuna attım
Dün gece yavrusuz yattım
Nenni de nenni de nenni de bebek

***

Ahmet Şükrü Esen, "Anadolu Ağıtları" adlı
kitabında eserin çeşitlemesini şu şekilde
aktarıyor (s.67-68)

Elmalıdan çıktım yayan
Dayan hey dizlerim dayan
Emmilerin karşı varır
Kimi atlı kimi yayan

Harmancığın kayaları
Çanı çalar mayaları
Bek mi değdi ak bebeğim
Kara kurşun soyaları

Harmancıkta tüten tüter
Çıngırdaklı şahin öter
Derd üstüne dertler koyma
Benim derdim bana yeter

Deve de deveden yüce
Deveyi yüklettim gece
Yoklamadım ak bebeğim
Yurda varıp konmayınca

Deveyi deveye çattım
Yuların boynuna attım
Yoklamadım konmayınca
Kayın babamdan hicab ettim

Havada bulut erişir
Kuzgunlar üleş belişir
Geri döndüm baktım idi
Çadırda düşman gülüşür

Bebeğimin beşiği çamdan
Ustasın getirdim Şam'dan
Bey babası gelir avdan

Nenni bebek demedim mi
Kalkıp meme vermedim mi
Sana bebek diyen diller
Kalkıp meme veren eller
Nenni de nenni

Bebeğimin beşiği bakır
Yuvarlandı takır takır
İçindeki Ebubekir

Sana bebek diyen diller
Kalkıp meme veren eller
Nenni de nenni

Yekin kara maya yekin
Cevahirdir senin yükün
Çam dalında kaldı ilkim

Sana bebek diyen diller
Kalkıp meme veren eller
Nenni de nenni

Bebek gider ava kuşa
Avcılar da köşe köşe
İçindeki billur şişe

Sana bebek diyen diller
Kalkıp meme veren eller
Nenni de nenni

***

Vasfi Mahir Kocatürk, Saz Şiiri Antolojisi
adlı kitabında eseri şu şekilde aktarmaktadır
Ayyıldız Matbaası, Ankara - 1963, s.525

Elmalıdan çıktım yayan
Dayan hey dizlerim dayan
Emim atlı dayım yayan

Bebek beni del'eyledi
Yaktı yaktı kül eyledi

Gökte yıldızlar yılışır
Havada kuzgun dolaşır
Kara haberler ulaşır

Bebek beni del'eyledi
Yaktı yaktı kül eyledi

Yedi yıldı bir bulduğum
Adım Ali koyduğum
Kol bezin daldan aldığım

Bebek beni del'eyledi
Yaktı yaktı kül eyledi

Ak memeden sütler akar
Kavim kardeş yola bakar
Yasımız obayı yakar

Bebek beni del'eyledi
Yaktı yaktı kül eyledi

Binali Selman
Bayburt

Sevcan Orhan : Nenni Bebek

27 Aralık 2016 Salı

Sevcan Orhan : Ah Neyleyim Gönül Senin Elinden


Ah neyleyim gönül senin elinden
Her zaman ağlarım gülemem gayrı
Ben bıktım usandım elin dilinden
Terk ettim sılayı dönemem gayrı

Gönül ben bu sırra eremedim ki
Gonca gonca güller deremedim ki
Arz eyledim nazlı yari göremedim ki
Yıllar aylar geçse göremem gayrı

Ey Ferrahi yandım yar ateşine
Neler gelip geçti garip başımdan
Ağlayarak gelme mezar taşıma
Uyanıp ta sana gülemem gayrı

Derleyen : Nurettin Dadaloğlu
Kaynak Kişi : Aşık Ferrahi

26 Kasım 2016 Cumartesi

Sevcan Orhan&Güler Duman&Hüseyin Turan : Ne Güzel Yaratmış


Ne güzel yaratmış (yar yar) seni yaradan
İstemem esmesin (yar yar) yeller incinir
Güzelsin sevdiğim (yar yar) gülden goncadan
Uzanmasın sana (yar yar) eller incinir 

Kirpiklerin oktur (yar yar) kaşın yay gibi
Gözlerin aklımı (yar yar) etti zay gibi
Cemalin güneşe benzer (yar yar) yüzün ay gibi
Değmesin zülüfler (yar yar) teller incinir 

Bir garibim düştüm (yar yar) gurbet ellere
Aşığım ben (yar yar) sinendeki güllere
Korkarım adını (yar yar) demem ellere
Düşersin dillere (yar yar) diller incinir 


Kırşehir - Neşet Ertaş